Kayıkçı Kul Mustafa

 Kayıkçı Kul Mustafa

Kayıkçı Kul Mustafa, a folk poet belonging to the Bektaşi branch of Turkish folk literature.[6] Although there is no clear information about the poet's birth and death, it has been determined that he was a poet of the 17th century.

His most important work is considered to be the epic poem "Genç Osman Destanı" (The Epic of Young Osman).

Although "Genç Osman Destanı" was originally a poem, it has become anonymous among the people, and variants such as folk songs and stories have emerged. Kayıkçı Kul Mustafa's works have a language close to the vernacular and deviate from the tradition of Divan literature.[4] However, along with Nefi, he was one of the closest confidants of Sultan Murat.[11] Due to his service as a kayışçı (belt-maker) in the Yeniçeri Corps, which was the Ottoman Army of the time, he is mentioned as Kayışçı Mustafa in the sources.[6] In later periods, he came to be known more by his nickname, Kayıkçı (boatman).[6] According to another claim, he was given the name "kayıkçı" because he joined the Ottoman Navy and went to Algiers with Küçük Murat Reis.[7] The quatrains he wrote during his naval expeditions with Murat Reis support this possibility. The following quatrain is an example from Kayıkçı's poems describing his sea voyages:

"Murat Reis set sail with full sails

He said, 'I will face the enemy alone'

Prepare yourselves, brave warriors,

I will either take victory or give my life"[12]


During his time, Kayıkçı Kul Mustafa did not adhere to the influence of the Aruz meter, which was prevalent in literary circles. This is explained by the literary historian and writer Seyit Kemal Karaalioğlu as follows: "He gained wide popularity in the first half of the 17th century with a style that was free from the influence of Divan poetry and aligned with the taste of the common people."[4]


Kayıkçı used the syllabic meter (hece ölçüsü), which is a common characteristic of Ashik folk literature.[15] He mostly preferred the 11-syllable meter, which is the meter he used in writing the "Genç Osman Destanı."


"Young Osman, a little servant boy,

Wearing a silk sash around his waist,

The first servant in his army,


He passes by saying 'Allah Allah'" 


As seen in this poem, the verses consist of 11 syllables each.


In the Ottoman tradition, it is known that after battles, especially the poets of Yeniçeri origin would recite poems about victory. "Genç Osman Destanı" is also a product of Turkish folk literature recited in this way. This epic poem was written after the Baghdad Campaign.


[URL link]

- https://www.youtube.com/watch?v=qn6WFj615U4&t=7s (Original)

Genç Osman Dediğin Bir Küçük Uşak


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tapduk Emre

  Tapduk Emre (d. 1210-1215, d. ?) • A Turkish dervish from the Horasan region, the spiritual master of Yunus Emre. • Hacı Bektaş Veli entrusted the task of raising Yunus Emre to Taptuk Emre. • Starting from Taptuk Emre, the existence of a "Taptuklu" community is encountered in Anatolia. Tapduk Emre • Yunus, the dervish who carried firewood to the Taptuk Emre dergah in Nallıhan for forty years, is considered one of the greatest poets raised by the Taptuklular. • The word "Tapduk" is a name that also existed in pre-Islamic Turkish communities. • Tapduk is a legendary hero mentioned in Turkish and Altay mythology. He is believed to have descended from the sky to cleanse malevolent beings. He is also referred to as Tapdık or Taptık.
Devamı

Arif Sağ

 Arif Sağ Arif Sağ, 1945’te Erzurum’un Aşkale ilçesinin Dallı köyünde dünyaya gelmiştir. Annesi Yıldız Sağ’dır. Türk halk müziği sanatçılarından biridir. Arif Sağ’ın müziğe olan ilgisi henüz 4-5 yaş gibi küçük yaşlarda başlamıştı. Babasının sahibi olduğu değirmende duyduğu tonlamalar Arif Sağ’ın müziğe olan sevgisinin başlangıcı olmuştur. Usta sanatçı verdiği bir röportajda taşın, suyun, değirmenin seslerinin birleşmesiyle ortaya harika bir musikinin ortaya çıktığını ve bu musikinin hayallerle iç içe geçmesi ile şaheserlerin yaratılabileceğini belirtmiştir. Arif Sağ, henüz 5 yaşındayken kaval, 6 yaşında gramofon ve 7 yaşında ise bağlama ile tanışmıştır. Hatta bağlama ile tanıştığı dükkan, Aşık Daimi, Ali Ekber Çiçek, Aşık Beyhani gibi büyük halk sanatçılarının yetiştiği Kumaş Dede’nin dükkanıydı. Arif Sağ, 14 yaşına kadar Kumaş Dede’nin elinde bağlama dersi almıştır. 14 yaşından sonra Arif Sağ, daha iyi bağlama öğrenmek ve kendini geliştirmek amacıyla İstanbul’a gitm...
Devamı

Yavuz Top

 Yavuz Top Yavuz Top (d. 1950, Tercan, Erzincan), Türk halk müziği sanatçısıdır. Küçük yaşlarda halk türkülerine ve bağlamaya ilgi duydu. Yaklaşık 7 yaşında bağlama çalmaya başladı. İlk bağlama derslerini Aşık Daimi'den aldı. 1967 yılında TRT'nin açtığı sınavla İstanbul Radyosu'nda bağlama sanatçısı olarak göreve başladı. 1970'li yıllarda kurduğu halk müziği orkestrasıyla Türkiye'de ilk kez çoksesli halk müziği denemelerine başlayan Yavuz Top, bugünün çoksesli halk müziğine temel nitelikteki önemli önçalışmaları gerçekleştirdi. Mahmut Gazimihal'in çizgi ve anlatımından yola çıkarak ilk bas bağlamayı, sonraki yıllarda ise batıdaki kontrbas karşılığı olan yaylı kopuzu (ıklığ) yeniden gündeme getirerek halk müziğindeki önemli boşlukların doldurulmasına katkıda bulundu. 1976 yılından sonra konservatuvarda bağlama öğretmenliği yaptı. 4 yıl sonra bu görevinden, 1985 yılında da radyodan ayrıldı. Daha sonra kendi müzik okulunu kurup birçok genç sanatçının yetiş...
Devamı